ABD Büyükelçisi Ricciardone, önceki gün "Çok uzun süredir hapiste olan milletvekilleriniz var. Askeri liderleriniz aynı şekilde, onlar da terörist gibi cezaevine gönderildi. Onlara bu ülkeyi koruma görevi verilmiş ama hapisteler. Profesörler, eski YÖK Başkanı demir parmaklıklar arkasında.
Tam anlaşılmayan, 16 yıl önceki çalışmalarla ilgili belirsiz suçlamalarla hapse kondular. Şiddet içermeyen gösteri yapan öğrenciler, tutuklandı. Hukuki bir sistemin sonuçları bu şekilde olursa kafalar karışır " Dün Türkiye'de meydana gelen anarşiye yeşil ışık yakan ve her on yılda darbelerin olmasına seyirci kalan Ülkenin geri kalması için toplumun rotasını senaryolarla saat gibi ayarlayanlar, bu günde Diplomatın bu sözleri insanları çok derin düşünce vadilerinde gezinti yaptırma zorunda bırakıyor. Diplomatın bu sözleri samimiyetin bir neticesinden söylemişse eyvallah deriz. Ancak bunların ağlayışları da timsahın gözyaşları gibidir. Dün Saddam'ı kullanan sonra da bir paçavra gibi atan bu diplomatın sahipleriydi. Bu gün İsrail tarafından sivil asker demeden vatanlarından bombalanan Filistinlerin figanlarına kulaklarını tıkayan, açlığa ve sürgüne mahkûm edilen Filistinler için bir gün yavaş bir sesle de olsa da ABD, İsrail'i tenkit etmedi Fransa; Mali'nin yer altı zengin kaynaklarına sahiplenmek için ''Mali?yi Terörde kurtarmak'' bahanesiyle Maliye saldırmış bulunmaktadır. Amerika ve diğer batı Ülkeleri hiçbiri bir şey söylemedi. Çünkü bunlar üçüncü Dünya Ülkelerini aralarında paylaşmışlardır. Bu nedenle birinin yaptığı zulme diğeri seyirci kalmaktadır. Çünkü zamanı gelince diğeri de aynı zulmü başka bir Ülkeye reva görecektir.
Buna benzer bu keferelerin yaptıklarını saymakla bitmez, anlatmak istediğimiz. Bu diplomat Türkiye'de cezaevine girenlerin derdine düşmüş değildir. Ama Türkiye'de kendisi ortamı karıştırmak ve kendilerin istediği şekilde Türkiye rotasını değiştirme isteğidir. Yanı bura da bunların istediği şekilde işlerin gitmediğinin bir göstergesidir. Yoksa Amerika diplomatı, cezaevine girenler için timsah gözyaşlarını bile dökmez, ama onun burada kovaladığı bir şeyler vardır. Ama bizde; uyanık olmalıyız çünkü bunlar leş kargaları gibi bizim açığımızı ve deşecek yaralarımızı arıyorlar. İşte Ülke olarak bunlara bu fırsatı vermemeliyiz.
Ülkemizde Adaleti ve demokrasiyi en iyi bir şekilde işlemeliyiz. Muhtaç olduğunuz tecrübe Kültürümüzde mevcuttur. Yeter ki iyiye güzele sürekli kendimizi yenileyelim. Bu tür fırsatları bekleyenlerde avucunu yalasınlar. Evreninde bir sahibinin olduğunu ve bu insanlara yapılacak muamelenin sahibinin Kurallarının tersine olduğu zaman doğal olarak Allah'ın, gazabına uğrama tehlikesiyle karşı karşıya kalınacağını da iyi bilinmelidir. Bu da ummadığın yerde sana sorun çıkar. Bu nedenle yaratanı sevelim yaratandan dolayı, İnsanlıktan mahrum olanların insanlık dersini bize vermesine fırsat vermeyelim.