CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un 'FETÖ' ile ilgili olduğunu söyleyerek işaret ettiği, kamuoyunda 'gece yarısı operasyonu' olarak bilinen yasa tasarısına ilişkin açıklamada bulundu. Avrupa Birliğine uyum olarak Meclis'e sunulan yasa tasarısının 'uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaret suçu' ile ilgili 7. maddesine yapılan değişikliğe CHP'nin onay verdiğini, bu düzenlemenin uyuşturucuyla mücadeleyle ilgili olduğunu belirten Özel, askerlerin sivil mahkemede yargılanması düzenlemesinin gece yarısı saat 00:59’da 6. maddedeki 'hali dahil' kelimesinin 'halinde' kelimesiyle değiştirilmesiyle yapıldığını ifade etti.

Özel, söz konusu maddedeki düzenlemeyi şöyle aktardı:

"Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişiler ile savaş ve sıkı yönetim hali dahil, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır’da, ‘savaş ve sıkı yönetim hali dahil’i ‘halinde’ye çevirince; ‘savaş ve sıkı yönetim halinde askeri mahkemeler görevlidir’ oluyor. Diğer hallerde savaş ve sıkıyönetim yoksa sivil mahkemeler yargılayabiliyor."

Özel, kamuoyunda 'gece yarısı operasyonu' olarak bilinen düzenlemeye onay vermedikleri, Deniz Baykal'ın da bundan haberdar olmadığını söyleyen Özel, konuyu, "Yapılan operasyon Tayyip Erdoğan imzasıyla uyuşturucu ile mücadelesi diye konulup gecenin bir yarısı Mustafa Elitaş önergesiyle hali dahilindeyi halindeye çevirme meselesidir" diye değerlendirdi.

Özel, söz konusu madde değişikliğinin ardından 125 albayın hapse atılarak yerlerine FETÖ'cülerin getirildiğini, gelişmeleri ise FETÖ’nün haber ajansı olarak suçlanıp kapatılan Cihan Haber Ajansı tarafından takip edildiğini belirtti. Özel, "Yani FETÖ’nün bu işi santim santim planladığı, dakika dakika kurguladığı ortada" dedi.

Özel'in açıklamaları şöyle:

Bu Adalet ve Kalkınma Partisi 10 gün önce İlker Başbuğ’un kullandığı bir ifadeden sonra kurumsal olarak bu meseleye karşı tepki vereceğiz, dava açacağız, size bunu nasıl derler deyince bugün o arkadaşlar gidip İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulunacaklar. Aslında birbirlerinden ve genel başkanlarından aldıkları cesaretle büyük bir ayıbı yapıyorlar ve kabulleniş yapıyorlar. Önergenin altında imzası olanlar yavaş yavaş Ahmet Aydın’dan duyduk k, ‘İmzamın arkasındayım’ diyor. Attığı imza ne manaya geliyordu onu tartışacağız. Elitaş karşı tarafından haberi vardı diyor, bir yandan da vallahi önerge nereden geldi bilmiyorum, Sadullah Erdin verdi benim elime diyerek de aslında dün sorduğumuz soruya da bir ölçüde cevap veriyor. Ben CHP tarafında olan herkesle konuyu bizzat görüştüm. Video kayıtlarını alıp inceledik, arşiv taraması yaptık. Konuyla ilgili hiçbir tereddüt olmadan konumumuzu tarif edebilecek durumdayız. Enteresan bir şekilde, bu konuyla ilgili haberlere baktığınızda, AK Partili grup başkanvekillerinin grup başkanvekillerimizi ziyaret ederek bilgi verdiklerini söylediği toplantı, o toplantının çıkışında yapılan açıklamalar, kanunun dakika dakika takibi ve son dakika gelişmelerinin hepsi Cihan Haber Ajansı’nın belgeleri olarak internette duruyor. Yani mesele yapılacak işten daha sonrada FETÖ’nün haber ajansı olarak suçlanıp kapatılan Cihan Haber Ajansı takip ediyor. Yani FETÖ’nün bu işi santim santim planladığı, dakika dakika kurguladığı ortada. Şimdi olayın kendisine gelelim. Elimizde 7 Ocak 2009 tarihli bir kanun tasarısı var. Altında Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası, son sayfasını açtığınızda bütün bakanların imzası var. Bu kanun teklifi kamuoyuna ve siyasi muhataplara şöyle anlatılıyor, 'Bu Avrupa Birliği yasalarıyla uyumdur. CHP’den randevuyu AB uyum yasalarıyla ilgili kanun teklifimiz hakkında bilgi vereceğiz, destek isteyeceğiz' diye kamuoyuyla paylaşıyorlar.

Bu kanunun birazdan kıyametin kopacağı önergesi 7. Maddesi. Anayasa Mahkemesi’ne gidip iptal ettireceğimiz kısım burada. Altına da Elitaş’ın, Bozdağ’ın, Ahmet Aydın’ın ve diğer üç milletvekilinin daha imzası var. Peki bu kanunu Recep Tayyip Erdoğan Avrupa ile uyum için yolladığında CHP’ye verilen bilgi ve kamuoyunun bu konudaki bilgi ve beklentisi nedir? Madde 7’nin a bendini değiştiriyor Erdoğan. Diyor ki, TCK’da örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaret suçu yazıyor ya’ diyor. Biz buraya bir ilave yapacağız. Yapacağımız ilaveden sonra örgüt faaliyeti uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaret suçuna ek olarak artı, suçtan kaynaklana mal varlığı değerini aklama suçunu da ekliyoruz’ diyor. Ne muhteşem bir öneri. Yani uyuşturucu tacirleri bu suçtan parayı kazandılarsa o parayı bir yerde aklıyorlarsa bu da suç olsun diyor. Ne diyecek buna Cumhuriyet Halk Partisi? Destek verecek. Avrupa Birliği’nde de zaten bu suç diyorlar. Ama oradan kazanılan parayı birileri aklıyorsa aklamak da suç olsun. Destek bu. Diyorlar da görüştük, destek verdiler diye. Öyle bir ellerindeki propaganda gücüyle yalanı doğru gibi anlatıyorlar ki. Diyor ki ben bunu gitti Hakkı Süha Okay’a bilgi verdim diyor.

Kanun 250. Maddedeki uyuşturucuya mal varlığını aklamayı de ekleyelim diyor. Eyvallah. Kim diyor Erdoğan. Şimdi Meclis raconunda buna ne deniyor biliyor musunuz? İz madde. Siz genel kurulda önerge verecekseniz bir maddede, o maddenin kanun metninde olup yani sofrada tepside olması lazım. Erdoğan, verdiği bu önerge ile 250. Maddeyi tepsiye koyuyor. İsteyen istediği gibi koparır, mıncıklar, yer, üstüne tuz atar. Artık madde müdahaleye açık. Genel kurul gündemine geliyor. Herkes, yani bu planı kuranlar dışında herkes de sanıyor ki, uyuşturucu ile mücadelede hamle yapıyoruz. Haberleri vardı, mutabakat vardı dedikleri bu. Şükrü Elekdağ konuşuyor. Diyor ki, eldeki bu işleri anlayan, konuşan dış politika uzmanı o kıyametin kopacağı maddeyi bilsek savcı konuşturursunuz değil mi, AB’ye uyum yapıyoruz. Elekdağ diyor ki bu AB uyum yasası önemlidir biz bunu destekleyeceğiz diyor. Hani bu kanunun maddelerine geçilirken, tümü oylanırken CHP tümüne evet oyu verdiği kimsenin inkâr ettiği bir gerçek değil. Biz bütün AB’ye uyum yasalarına evet oyu vermişiz. Ama bu madde böyle görüşülürken gece 00:50, Meclis kapanıyor, 00:59’da açılıyor. 5. Ve 6. Maddeye önergeler geliyor. 6. Madde, askeri kişilerle siviller birlikte suç işlerken askeri yargı sivilleri de yargılayabilsin. O sıralarda da Ahmet Zeki Üçok Işık Evleri operasyonu yapıyor. Yani eldeki yetkiyle Ahmet Zeki Üçok, Işık Evleri’ndeki asker ve sivil kişileri toplayıp bu Fethullahçıların askerleri Işık Evleri’nde beyinlerini yıkadıkları sistemi çökertebilir o imkânı elinden alınıyor. İkinci önerge 7. Madde üzerinde çok konuşulduğu için buraya yazdım. Komisyonda hiçbir işlem yapmamış ama iz’i bırakmışlar. Artık tepkide her şey yapılabilir maddeye. Mustafa Elitaş, Bozdağ ve Ahmet Aydın ve arkadaşları önerge veriyorlar, verdikleri önergede, ‘Aynı maddenin üçüncü fırkasının son cümlesinde hali dahil kelimesi halinde olarak değiştiriyoruz.’ Maksat?

Maksat yav ne var anlam bütünlüğü, daha iyi anlaşılsın! Öyle olunca ne oluyor. Madde şuna dönüşüyor: ‘Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişiler ile savaş ve sıkı yönetim hali dahil, askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır’da, ‘savaş ve sıkı yönetim hali dahil’i ‘halinde’ye çevirince; ‘savaş ve sıkı yönetim halinde askeri mahkemeler görevlidir’ oluyor. Diğer hallerde savaş ve sıkıyönetim yoksa sivil mahkemeler yargılayabiliyor. Kimi? İlker Başbuğ’u. 125 tane albayı yargılayabilir, 68 tane general ve amirali yargılayabiliyor. İlker Başbuğ söyledi diye konuşuluyor ama İlker Başbuğ ile birlikte 68 general ve albay sivil mahkemede 125 albay içeri atılıyor, yerine 125 FETÖ’cü yerleşiyor. Yapılan operasyon Tayyip Erdoğan imzasıyla uyuşturucu ile mücadelesi diye konulup gecenin bir yarısı Mustafa Elitaş önergesiyle hali dahilindeyi halindeye çevirme meselesidir."

"Bu operasyondan sonraki grup toplantısında CHP'nin itirazlarına hali dahil halinde bir kelime kıyameti kopardı diye Hürriyet manşet yapmış."

"FETÖ ile mücadele diyorsunuz ya FETÖ kendisi ile mücadele edenleri temizledi size bu imzayı attırarak, bu değişikliği yaptırarak. Kimi, neyi kandırıyorsunuz?"

"Baykal'ın haberi uyuşturucu ile mücadele için bir kelime ekleyeceğizden haberi var. Ama gece yarısı yapılan bu işten haberi yok. Bu işi bir şeytan bir FETÖ bir de bu imzayı atanlar ya biliyor ki öyleyse suçlular, bilmiyorlarsa önergeyi ellerine kim tutuşturmuş açıklasınlar. "

"Şunu sormazlar mı sen dürüstsen, namusluysan neden Recep Tayyip Erdoğan bu uyuşturucu yazdı da bunu yazmadı? İlk kanunun metnine koyaydın. Bu 'halinde'yi yazıp daha demokratik bir şey biz askerleri sivil mahkemelerde yargılayacağız demiyorsan oyun yapıyorsan bunu görecek, bileceksin. "

"Siyasi ayak tartışması biraz eşelendiğinde AKP'nin neden hayır oyu verdiğini görüyoruz. çünkü bu meseleler ortaya çıksın istemiyor. "

"Ramazan Can ve arkadaşlarının 28 tane imza ile koydukları albayları emekliliğe teşvik edip FETÖ'cülere yer açma önergesiydi."

"10 gün önce susanlar bugün Meclis koridorlarında, asker bunlar diyor. "

"AKP için bir suç duyurusunda ayıp örtme değil öz eleştiri yapıp özür dileme zamanıdır. Yok bu iş FETÖ yaptı diyor, sahipleniyor, ben o FETÖ'nün yaptığı tüm Balyoz, Ergenekon'u sahipleniyorum demektir. Ey Erdoğan sen yine FETÖ'cülerin yanında saf tut biz yine bu insanların yanında oluruz."