İnsanın kendi evladı yarın ölecekmiş gibi bu kanın durması için çabalamalı. Evladını kurtarmak için hangi adımları atıyorsa bir baba o adımları atmalı.
Hastalığa yakalanmışsa insanın evladı; tedaviyse tedavi, ameliyatsa ameliyat ettirmeli. Kangren olmuşsa bir tarafı kesip koparmalı o uzvu veya parçayı.
Bir ateşin ortasına düşmüş ve çember daralıyorsa çevresinde; çekip almak için onu oradan elinden gelen her şeyi yapmalı, su serpmeli, söndürmeli ateşi.
Kafasına silah dayanmış öldürülmek isteniyorsa, evvela o katili ikna edip ilk başta o silahı ve silahlıları etkisiz hale getirmeli insan.
Baba, anne, nine, dede, kardeşler, yakınlar, komşular, arkadaşlar herkes birleşmeli, el birliği ile hastalıktan kurtarmalı o insan evladını.
Yatalak ve ölümcül hastanın başında bile dua edilir. Biz yatalak bir hastanın başındaki ebeveynlerden daha ümitsizleştik bu sıralar.
Hayatını kaybedenleri düşünüp, kendi evladının da her an ölebileceği gibi hareket etmeli insan. Hemen harekete geçmeli. Elinden ne geliyorsa hemen şimdi yapmalı. Bunu yapmak için insanın evladını yarın kaybedecekmiş gibi birkaç dakika izlemesi yeterli bence.
*** *** ***
Her gün yeni bir acıya uyanır olduk. Bir bölgede çatışanlardan, bir Suriye'de savaşanlardan kötü haber almaya alıştık!
Her sabah uyanır uyanmaz, başımıza hangi vahim olay gelecek diye korkarak açar olduk haberleri.
Sadece korkuyoruz. Celladın önünde sırasını bekleyen kurbanlar gibi.
Kanaat önderlerinin, sivil toplum kuruluşlarının, büyük-küçük tüm partilerin ve insanların meydana çıkıp bu işi sadece devlete bırakmayarak, evlatlarını kaybetmemek için teröre karşı yekvücut olmaları için daha ne beklediğini bilmiyorum. Ama birer birer ölüyoruz, yavaş yavaş ateşin düşmediği ev, yıkılmadık yuva, sönmedik ocak kalmayacak bunu biliyorum.
*** *** ***
İnsan kendisine veya evladına sıranın gelmeyeceğinden emin ve bunun rahatlığı içerisinde olsa bile, bugünlerde doğum gününü kutladığımız merhamet abidesi Peygamberimizin "Mü'minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar." şeklindeki Hadis-i Şerifini aklından çıkarmamalı.
*** *** ***
K uşkusuz Allah bize sadece bu katliamları ve terörü kınayıp kınamadığımızı sormayacak! Bu kanın durması, bu ateşin sönmesi, gencecik bedenlerin tabutlara girmemesi, evladının yerine bin canı olsa hepsini feda edecek annelerin gözyaşı akmasın diye ne yaptığımızı da sorar.
GAZETE İPEKYOL