Siverek’te Artan Koronavirüs Vakalarının Sebebi Ne ?

Bir gün Nasrettin Hoca’nın çok sevdiği eşeği çalınmış. Hoca çok üzülmüş, aramış taramış, ama eşeğin izine rastlamamış. Komşuları toplanıp hocaya geçmiş olsuna gelmişler. Biri demiş ki “İyi de hocam, sen de hiç önlem almamışsın. İnsan ahırın kapısını kilitlemez mi?” Hoca üzülmüş, “Ne yapacaksın işte düşünemedim” demiş. Öteki komşu, “Aaah ah, gitti güzelim eşek. Ben sana dediydim bahçe duvarını yüksekçe ör diye hocam, dinlemedin ki” demiş. Hocanın canı daha çok sıkılmış.

Bir başka komşu da “Sen de amma ağır uyuyormuşsun be hocam. Adam ahıra giriyor, koca eşeği alıp gidiyor da uyanmıyorsun. Hayret vallahi!”Hoca daha fazla dayanamamış. “Yeter yahu! Hepiniz bana yükleniyorsunuz. Tamam, kilit takmadım, duvarı yüksek örmedim, sesi de duymadım ama insaf edin, hırsızın hiç mi suçu yok?!”

Nasrettin Hoca’nın bu fıkrasını bilmeyen yoktur sanırım. Bunu hatırlatmak istedim çünkü son zamanlarda Siverek’te artan koronavirüs vakalarında yaptığımız haberlerde gerek sosyal medya olsun gerek ise haberler için yazılan yorumlara bakıyorum. Yok Valilik gerekli önlemi almadı, Kaymakamlık ve Belediye uyuyor gibi yorumlar yapılıyor. Birde bazıları kalkıp sosyal medya’dan açık çağrılar yapıp sokağa çıkma yasağı uygulansın diyor. Tabi bu çağrıları yapanları haklı bulmak ile beraber birazda bunlara neden olan vatandaşlara da bir çift söz söylemek gerekiyor. Yani bu hırsızın hiç mi suçu yok! Çünkü milet olarak bizler ciddi durumlardan bile olağanüstü mizah üretme kabiliyetine sahibiz. Koronavirüs’ün ilk Türkiye’de yayıldığı dönemlerde bir çok mizah yapıldı ama ölüm sayısı arttıkça insanlar ciddiye almaya başladı. Kimisinin ailesi, akrabası veya komşusu ölmeye başlayınca durumun ciddiyetini anlamaya başladılar. Siverek’te son bir hafta da tekstil çalışanları ile birlikte 49 kişide koronavirüs tespit edilmiş ve 21 yerleşim yeri karantinaya alınmış. Bunlar yaşanırken bizim Siverekliler ise hala toplu taziyelere gitmeler, mevlüt vermeler, kız alıp vermeler yaşanıyor. Bunun önlemi nasıl alınır aklım almıyor o zaman devlet her kapıya bir bekçi koysun kim ne yapıyor ne ediyor haberdar olsun. Başka bir çözüm bulamıyorum. Geçen köşe yazımda yazmıştım yine yazıyorum. Yasak istiyorsanız bizler hala mevcut yasaklara uymuyoruz. 20’yaş altında çocuklar dışarıda olmasın deniyor ama Siverek’te herkes kol geziyor. 65 yaş üstü dışarı çıkmasın deniyor ama bakıyorsunuz yaşlı amca banka kuyruğunda bekliyor. Nerden baksan tutarsızlık nerden baksan ahmakça!

Gel gelelim bizim yetkililere!

Herkes koronavirüs işini ciddiye almadığı gibi ne yazık ki bizim yetkililerde durumu ciddiye almadı. Geçtiğimiz gün koronavirüs nedeni ile tekstil fabrikasında bir kişinin koronavirüs testi pozitif çıktı 65 çalışan karantinaya alındı. Benim bilgim yok ama iddiaya göre maske üretimi için İstanbul’dan biri getirtiliyor. Bu şahısta meğer koronavirüs varmış çalışanlara bulaşmış deniyor. Şimdi benim aklıma şu geliyor. Bu şahıs İstanbuldan şehirler arası yolculuk yasaklanmışken nasıl geliyor ? hadi geldi diyelim. Bu şahıs şehrin girişinde herhangi bir taramadan geçirilmedi mi ? belli ki geçirilmemiş. Valilik gece yarısından sonra kendi sitesinden karantina altına alınan mahalle veya yerleşim yerlerini açıklıyor. Biri de çıkıp Siverek’te son zamanlarda vaka sayısının artmasındaki sebebi açıklamıyor. Yani ya bilmiyorlar ya da söylemiyorlar ikisinden biri ama hangisi ? Eğer bu vakalar tekstil fabrikasında çalışan insanların temas ettikleri insanlarsa durum vahim ama bunlar onlar değil de başka taşıyıcılardan kendilerine bulaşmış yeni ortaya çıkıyorsa eğer bu durum daha da vahim!

İnsaf yahu insaf !

Bizim içinde yaşadığımız şehrin vatandaşları olarak üstümüze düşen vazifeler var, bu şehri yöneten insanların da üstüne düşen vazifeler var.

Vatandaşlar olarak mümkün olmadıkça eş dost ziyareti, iftar davetleri veya dışarı çıkmamamız gerekiyor.

Hadi çıktık diyelim.

Eldiven ve maskemizi takıp sosyal mesafeye dikkat ederek gerekli önlemleri almamız gerekiyor. Bizler önlem aldıktan sonra etrafımızdaki insanlarıda uyarmamız gerekiyor. Şehir dışından evladınız bile gelirse eğer 14 gün kendisini evin bir odasında izole ederek kendi karantinasını uyguladıktan 14 gün sonra aranıza almanız gerekiyor. Dışarıdan gelen biri için bunu yapan biri varsa dişimi kıracağım!

Bu şehri yöneten insanların ne yapması gerekiyor peki ?

Siverek, Diyarbakır-Şanlıurfa ortasında yer alan bir şehir. Doğu’ya açılan ikinci bir kapının yolu bizim şehrimizin ortasından geçiyor. 600’e yakın köy ve mezrası ile büyük bir şehir olan Siverek bu yoğunluğa sahipken, koronavirüs başladığı günden itibaren yapılması gereken şehrin giriş ve çıkışında sıcaklık ölçümü yapan ekiplerin bulunması, kurallara uymayan vatandaşlara gerekli işlemlerin yapılması. Şehrin bir çok noktasında vatandaşların kolay erişebileceği dezenfektan aletleri bırakarak onların kullanımına ulaşmalarını sağlamak. Şehir merkezine giriş yapan araçların dezenfektan çadırından geçirilerek şehre giriş yapmasını sağlamak olmalı. Tamam bazı tedbirler alındı mesela parklarda bulunan banklar kaldırıldı ama bakıyorsunuz millet çimlerde oturmuş ama cezai işlem uygulayan kimse yok! Aslında var iyi niyet gösterilip uyarılıyor ama uyan var mı siz söyleyin. Toplu taşıma araçları, duraklar sürekli kontrol edilerek dezenfekte edilmeli. Özellikle Siverek Belediyesine sesleniyorum. Kendi sosyal medya hesaplarına baksınlar. Çalışan personellerinin çoğunda maske yok! Çalışan temizlik işçisine bakıyorsun, ara mahallerde betonla yama yapana bakıyorsun maske yok! Belediye kendi personelinin tedbirini alamıyorsa vatandaş için nasıl bir tedbir alacak merak ediyorum ? Siverek’te önlemler alınmamış demiyorum. Koronavirüs süresince canla başla çalışan insanların emeklerini çöpe atmak gibi olmasın ama alınan önlemler ne yazık ki yeterli değil. Siverek’te şu ana kadar vaka yoktu önlemleri yeterli görenler sanırım şuanda artan vaka sayısı karşısında tedirgin durumdadır.

Konu ile alakası yok ama aklıma gelmişken söylemeden geçemeyeceğim. Bir işi yaparken sırf göstermelik olsun diye yapmaktan vazgeçin Allah rızası için! bu şehrin Belediyesi demek bazı şeyleri yapmak zorunda olduğunuz bir kurumsunuz demektir. Yapmanız gereken şeyleri zamanında ve yerinde yapmak temel göreviniz. Gerek büyükşehir belediyesi olsun gerek Siverek Belediyesi olsun fark etmiyor. Vicdanlara sesleniyorum! Mayıs 15 olmuş iki gündür haşere ilaçlanmasına başlamışsınız. Bunu yaparkende sanki Mars’ta su bulmuşlar gibi bir hava var!

Değişim ve dönüşüme inşallah kendimizden başlayarak bu zor günleri yardımlaşma ve dayanışma içinde üstesinden geleceği ümidini taşıyorum. Yanlış mı doğru mu bunu da zaman gösterecek.

DİPNOT: Bu süreçte gecesini gündüzüne katan Sağlık personellerine, Emniyet mensuplarına, Jandarma personeline ve bu mücadeleye katkısı olan herkese teşekkür etmek boynumun borcudur.